
Birazdan Ölmüş Olacağım
Zamanı durdurma şansı tanısalardı eğer
Yelkovanın bacaklarını kırar, akrebi kaç yerinden sokardım kim bilir.
Durur muydu zaman o zaman!
Ya bu saçlarım dalgalanmayan
Ya ruhum koşup zıplamayan, artık.
O da durur bekler miydi zamanı
Gelseydi, birlikte gider miydik..
Gitmelerimiz gelir miydi bizimle.
Belki hiç gelmedi o
Ben ki geldiğinde gitmedim..
Ümit ve korku arasında git gelli,
Serum kokusuna bırakmamalı insan; vazgeçmeyi..
O koridoru beklememeli..
Durdurmalı zamanı, durmadan.
Durdurmadan durdurmalı.
Şşşt noluyoruz?
Deyip, n’olmalı?
Kapatıp, dinlemeli gözlerini.
Işıltıyı duymalı…
Esintiyi tatmalı…
Atmalı sonra
Her bi’ kenara bir şeyi
Yürümeli etrafınca
Çemberinin..
Sen hiç gittin mi ki gelmeye
Gelmelerin hep gidişeydi.
Onlarca yol ettik bunca vakit
Gittikçe hep sana geldik.
Vazgeçemedik gelmeye gidişlerden.
Gittikçe kaldık bi’ yerlerde
Hep o yerler gitti bizden..
Kalan gelişlere aldanıp yerlerde kaldı
Kaldırmadı, baktı gelişlere ardından..
Yaşadım bu hissi tam bir kez.
Sonra bir kez daha.
Kes dedi sonra,
Bildim, birazdan ölmüş olacağım.
Ölmenin nesi tedirgin etmiyor anlamıyorlar.
Anlamadım, salıverdim yelkovanı.
Birazdan ölmüş olacağım.
Ölmüşle olmuş arası kadar bir zaman verdiler tam da şimdi
Çok mu hazırsın, bu denli rahatsın yatakta?
Bağladığı için mi, tavana;
Baktırır, kırptırmadan soluksuz.
Zaten soluğun birazdan kesilecek ha şu an, ha şundan sonra.
Birazdan ölmüş olacağım.
Sakinlik niye bu kadar
Çok mu az?
Ya olmamışsa?
Vaz mı geçmeli.
Ölmüş olan kötü geçmiş mi?
Yoksa geçmiş, ölmüş olan mı?
Kısıkça haykırıyorum
Birazdan ölmüş olacaksın
İçimde.. Tüketeceğim, tükettiğin ne varsa tüketmediğim içinde.
Birazdan ölmüş olacaksın.
Birazdan ölmüş olacağım…
2022, Sakarya
Veysel Bilal Arslankara
